“Klima ne kadar yakar?” sorusuna; cihazın enerji sınıfı, ortam büyüklüğü, yalıtım verimliliği ve kullanım alışkanlıklarına bağlı olarak değişir, şeklinde yanıt verilebilir. Örneğin; ortalama bir cihaz, kapasitesine ve kullanım süresine bağlı olarak saatte 0,7 kWh ile 2,5 kWh arasında enerji harcar.
Güç tasarrufu sağlamak içinse ilk olarak klima kullanım alışkanlıklarının gözden geçirilmesi gerekir. Bu noktada cihazın düzenli bakımlarının yapılması, filtrelerin temiz tutulması, ortamın iyi yalıtılması ve doğru sıcaklık aralığının tercih edilmesi elektrik tüketimini önemli oranda azaltır. Ayrıca inverter teknolojisine sahip olan ürünlerin tercih edilmesi ve cihazın doğrudan güneş ışığından korunması da uzun vadede faturaları düşürür.
“Klima ne kadar yakar?” sorusuna; cihazın türüne, kapasitesine, enerji sınıfına ve kullanım alışkanlıklarına bağlı olarak farklılık gösterir, şeklinde cevap verilebilir. Bu noktada kapasite, söz konusu faktörler arasında özel bir yere sahiptir. Çeşitli kapasitelere sahip olan cihazların günlük ve aylık tüketim miktarları ise aşağıdaki gibidir:
9000 BTU kapasiteli cihazlar, saatte ortalama 1 kW elektrik kullanır. Örneğin; günde 10 saat çalışan bir cihazın tüketim miktarı 10 kW’tır. Aylık harcadığı elektrik miktarı ise 10 kW X 30 = 300 kW olarak hesaplanır.
24000 BTU kapasiteli olanların saatlik tüketimi ise ortalama 2,2 kW’dir. Örneğin; cihaz günde 10 saat çalıştığında kullanılan elektrik miktarı 22 kW olur. Aylık bazda ise söz konusu rakam 30 X 22 kW = 660 kW olacaktır.
Yukarıdaki unsurlar göz önünde bulundurulduğunda klima kullanımında enerji tüketimini doğru hesaplamak, aylık fatura giderlerini öngörmek açısından büyük önem arz eder.
Cihazların elektrik tüketimini etkileyen bazı hususlar mevcuttur. Elektrik tüketimini etkileyen bazı faktörlere ilişkin detaylar ise aşağıdaki gibidir:
BTU (British Thermal Unit), İngiliz ısı birimidir ve klimaların soğutma/ısıtma kapasitesini belirtir. Bu noktada kapasitesi yüksek olan cihazlar daha büyük alanlara yönelik ihtiyaçlara yanıt verir. İlgili durum da tüketimi belirgin şekilde arttırır.
İklimlendirme yapılacak alanın büyüklüğü ile BTU değeri arasında uyum olması da gerekir. Örneğin; 10 m² büyüklüğe sahip olan alanlar için 9000 BTU kapasitesi yeterlidir. Alan büyüklüğünün 24 m² seviyesine çıkması ise 12000 BTU kapasiteli iklimlendirme makinelerine ihtiyaç duyulmasına yol açar.
Klimalar, A++ ile D arasında farklı enerji sınıflarına sahiptir. Bu kapsamda yüksek enerji sınıfına ait olan makinelerin elektrik tüketimi çok daha düşüktür. Örneğin; A++ ile C sınıf arasındaki tüketim farkı yaklaşık olarak %40’tır. Bunun yanı sıra uzun vadede yüksek enerji sınıfındaki cihazlar önemli seviyede tasarruf edilmesine olanak tanır.
İklimlendirme cihazları, ortam sıcaklığını istenen seviyede sabit tutacak şekilde ayarlanır. Bu bağlamda ayarlanan sıcaklık değeri, enerji tüketimini direkt olarak etkiler. Yaz aylarında 16-18 °C gibi düşük, kış mevsiminde ise 30-32 °C gibi yüksek seviyelerde kullanım, elektrik tüketim miktarını arttırır.
Yeni nesil cihazlar, ayarlanan sıcaklık değerine ulaşana kadar çalışır ve sonrasında durur. Bu kapsamda ortam sıcaklığı değiştiğinde cihaz, yeniden devreye girer. Dolayısıyla odanın büyüklüğü ve yalıtımın kalitesi bu noktada kritik öneme sahiptir. Bunun yanı sıra yalıtımın iyi olması, ayarlanan sıcaklık değerinin uzun süre sabit kalmasına ya da yavaş değişmesine neden olur. Böylece iklimlendirme için kullanılan enerji miktarı azalır.
Dış ortam sıcaklığı ile cihazda ayarlanan değer arasındaki fark ne kadar yüksek olursa harcanan elektrik aynı seviyede artış gösterir. Örneğin; dış ortam sıcaklığının -15 °C, cihazda ayarlanan seviyesinin ise +30 °C olması durumunda önemli bir tüketim gerçekleşir.
Fiyatları etkileyen faktörlerden olan kullanım alışkanlıkları; hangi modun kullanıldığı, kapı ve pencerelerin açık olma durumu gibi hususları kapsar. Ayrıca cihazın sık sık açılıp kapatılması da kullanım alışkanlıkları kapsamında değerlendirilir.
Ortam sıcaklığının değişmesine neden olabilecek alışkanlıklar tüketimin artmasına yol açar. Buna karşın Eco mod gibi programların tercih edilmesi, cihazı sık sık açıp kapatmama ise tüketimi azaltır ve optimum seviyeye yaklaştırır. Cihazın markası, modeli ve yaşı gibi değişkenler de elektrik tüketimi üzerinde etkilidir.
“İnverter olmayan klima ne kadar yakar?” sorusuna; cihazlar çalışırken sürekli tam kapasitede enerji tükettikleri için söz konusu değerler değişiklik gösterir, şeklinde yanıt verilebilir. Cihazlar, ortam sıcaklığını ayarlarken kompresörü durdurup yeniden başlatarak çalıştıkları için sık açılıp kapanma durumlarında enerji tüketimi artar. Dolayısıyla inverter teknolojisine sahip olan modellere kıyasla daha yüksek elektrik harcaması yapmaları olağandır.
Her ne kadar marka ve modele göre değişim gösterse de inverter olmayan klimaların elektrik tüketim miktarları kapasitelerine göre ortalama olarak şu şekildedir:
9000 BTU: 1,2 kWh
12000 BTU: 1,5 kWh
18000 BTU: 2,4 kWh
24000 BTU: 3,5 kWh
Söz konusu cihazlar, inverter modellere kıyasla %30-50 daha fazla enerji harcar.
Klima kullanımında enerji tasarrufu elde etmek için bazı hususlara dikkat etmek gerekir. Bu noktada tasarruf sağlamak için kullanılacak yöntemlerden bazılarına ilişkin detaylar ise aşağıdaki gibidir:
İklimlendirme yapılacak alanın büyüklüğüne uygun kapasitede olan cihazların tercih edilmesi gerekir. Bu çerçevede küçük bir odaya alınacak yüksek kapasiteli cihaz, gereksiz enerji tüketimine yol açar. Büyük odalar için tercih edilecek küçük kapasiteli seçenekler ise gerekli ısıtma ya da soğutmayı yapmak için sürekli yüksek kapasitede çalışır. İlgili durum da yine elektrik tüketiminin artmasıyla sonuçlanır.
İnverter teknolojisine sahip olan modeller, ortamın ihtiyacına göre kompresör hızını ayarlar. Bu bağlamda sürekli sabit hızda çalışmaması ve ihtiyaçlara göre daha düşük kapasitede çalışması, diğer modellere kıyasla %30-50 seviyesinden tasarruf sağlayabilir.
Klima bileşenlerinden biri iklimlendirilecek ortamda, diğeri ise dışarıda bulunur. İlgili durum, cihazın bazı bileşenlerinin tozlanmasına, filtrelerinin kirlenmesine yol açar. Kirlenen ve tozlanan bileşenler ise performansı düşürerek elektrik tüketimini arttırır.
Düzenli bakım ile bileşenlerin detaylı temizliği yapılmalı ve gerekli durumlarda filtreler değiştirilmelidir. Hava akışının sağlıklı hale getirilmesi ise performansı arttırır ve enerji tüketimini azaltır.
Klimalar, sürekli aç-kapa yapıldığında daha fazla enerji kullanır. Bu kapsamda ortamın sıcaklığını istenen seviyeye getirmek için daha fazla elektriğe ihtiyaç duyulur. Bahsedilen durum nedeniyle cihazın sürekli açılıp kapanmaması önemlidir. Bunun yerine sabit sıcaklık ayarında çalıştırılması gerekir.
Yeni nesil klimalarda bulunan ECO mod gibi ayarlar, daha düşük enerji kullanarak iklimlendirme yapılmasını mümkün kılar. Bu noktada uzun süreli kullanımlarda ekonomik modların tercih edilmesi, önemli anlamda maliyet tasarrufu sağlar. Ayrıca bazı cihazlarda bulunan uyku modu gibi ayarlar da gece boyunca daha düşük tüketime imkan tanır.
İklimlendirme cihazlarının daha düşük enerji tüketmesi için yeni nesil modellerin tercih edilmesi de son derece önemlidir. Bu bağlamda yüksek enerji sınıfına sahip olan modeller, alınacak önlemlerle diğer seçeneklere kıyasla daha az elektrikle ısıtma ve soğutma ihtiyacına yanıt verir.